31 Mart 2011 Perşembe

Sütlü İrmik Tatlısı ( Muz, Kepekli bisküvi, Çikolata sosu ile)

sütlü irmik tatlısı, çocuklara özel kasede.



Çok kolay bir tarif, süt ve irmik ile pişirdiğimiz muhallebiyi istediğimiz malzemelerle zenginleştirebiliriz. Tamamen pişiren kişinin hayaline ve evde bulunan malzemeye bağlı. Sevdiğim bir arkadaşıma geçmiş olsun ziyeretine giderken çabucak pişirdim bu sütlü tatlıyı. Yukarıdaki kaseleride kızlar için ayrıca hazırladım. Ziyaret için hazırladığım tatlıyı kesmek istemedim, kızlarda bizimle gelmiyeceklerdi, bende onlara aynı malzemelerle kasede hazırladım. Çok mutlu oldular onları unutmadığım için:)))

Bu tarifimi hobi dünyam 12.yemek etkinliğine ev sahipliği yapan tarifkolik.com Öznur arkadaşıma gönderiyorum. Etkinlik dün başladı ve 25 nisan da sona erecek ( 45 dakikalık tarifler etkinliği) Öznur arkadaşama  kolay gelsin ve bol katılımlı bir etkinlik olsun.

sütlü irmik tatlısı, servise hazır.



1 buçuk kg süt.
12 kaşık şeker.
12 kaşık irmik.
1 poşet Dr oetker pirinç unu ( tek kullanımlık poşet)
1 su bardağı hindisten cevizi.
1 su bardağı çikolata sosu.
4-5 tane muz.
2 paket kepekli bisküvi.

sütlü irmik tatlısı, arakatı.

sütlü irmik atlısı, ara katı pisküvi, muz, çikolata sos.
Sütümüzü tenceremize koyalım, irmik, şeker, pirinç unumuzu ve 1 su bardağı hinditan cevizimizi kekleyelim. Karıştırarak pişirelim. Tepsimizin altına sütlü karışımın yarısını dökelim, üzerine bisküvileri dizelim, muzlarımızı halka halka doğrayıp bisküvilerin üzerine gelişigüzel serpelim. Hazırda olan çikolata sosumuzu muzların üzerine kaşık yardımı ile gezdirelim. Kalan sütlü karışımı üzerini kapatacak sekilde dökelim. Sıcak iken üzerine bol hindisten cevizi serpelim.


sütlü irmik tatlısı, bitmiş hali.

Afiyet olsun...


çok sık kullandığım pirinç unu ( tavsiyemdir)

25 Mart 2011 Cuma

Tek Kişilik Kahvaltı.

Tek kişilik kahvaltı.



Uzun ve yorucu bir güne başlamadan önce kahvaltı şart diyor uzmanlar. Herkez bu şartı nekadar dikkate alıyor tartışılır.

 Kahvaltı bizim evde çok sevilen bir öğün. Malum çocukların okulu, eşimin vardiyalı çalışması her zaman dört kişilik ailemizi bir sofrada toplamamıza fırsat vermiyor. Ne yapalım gönüller bir olsun, sağlık olsun.
Sabah okul öncesi herkezin yaşadığı malum telaş:)) Almanya da yaşıyoruz fakat  Türkiye de yaşıyanlar kadar şanslı değiliz. Mesela okul servislerimiz yok, herkez çocuklarını okul nekadar uzak olursa olsun kendi imkanları ile götürüyor.
 Bir çok okulda kantin yok, ekmeklerini, sularını  evden koyuyoruz. Malum telaş dediğim tamda bu. Anne telaş ve acele ile mutfağa girer fakat çocuk o gün ekmeğine ne sürüleceğine karar vermemişdir:)) Buzdolabındaki bütün kahvaltılıklar sayılır, çocuk hepsine burun kıvırır. Mesela tahıllı ekmek yemek istemez, favorisi beyaz ekmektir. Üzerine mutlaka nutella sürülmesini ister. Anne çocuğu ikna etmek için dil döker, çocuk inatlaşır.
Zaten  uykudan kaldırıldığı için anneye kızgındır, yüzünü yıkamak istemez, dişini zorla fırçalar, annenin özenle seçtiği cici kıyafetleri reddeder, renk uyumuna dikkat etmeden bir kot ve eski bir tişört secer.( Bu arada bizim minik kuş bütün kış kısakollu tişört ile okula gitti) Saçını taratmaz, kendi tarar. Saçları uzundur  toka taktırmaz, genelde taç takar. Anne telaş içinde sorar çantan hazırmı? Ses yok, Allah tan genelde hazırdır:))
 Çocuk sorar neden hep aynı çeketi giyiyorum? Anne anlatır çünkü mevsimlerden kış, genelde çocukların bir en fazla iki çeketi olur, çünkü çocuklar çok çabuk büyür ve kışlık çekerler eskimeden küçülür.
 Çocuk bıkmaz sorar, neden hep botlarımı giymem lazım? balerina ayakkabılarımı giymek istiyorum. Anne anlatır, hava soğuk, yağmur, kar yağabilir. Ayakların ıslanır hasta oltsun.
 Şapka ve atkı asla takmaz  çünkü saçına taktığı tacın üzerine sapka takılmayacağına karar vermişdir. Atkı buynunu gıdıklıyormuş. Anne takar çocuk çıkarır,  anne yenilir.  Sadece hasta olursan sana bakmıyacağım der.
İtiş, kakış evden çıkılır, daha arbaya yaklaşırken önde oturacağım diye tutturur, anne artık inatlaşmaz çünkü sonuç belli. Çocuk koltuğu öne yerleştirilir, çocukda koltuğa yerleşir. Çocuk müzik dinlemek ister, anne müsade etmez. Çünkü sınıfda  kulağında bir müzik takıntısı olsun istemez. Çocuğa anlatır fakat çocuk bunu bir türlü anlamaz. Okula varılır, araba park edilir. Çocuk çantasını annesine taşıtır, okulun bahçesine girmeden çantayı alır. Çünkü öğretmen kendi eşyalarınızı kendiniz taşıyacaksınız diye tembih etmiştir. Zilin çalması beklenir, bu arada okul bahcesi kalabalıklaşır. Anneler, babalar, çocuklar. Herkez kızlarını süzlemiş püslemiş getirmiş ne hoş diye iç geçirir anne. Çoçuk özgür ruhlu, başı dik, çirkin ördek yavrusu gibi :)))
Zil çalar, anne çocuğu yanaklarından öper. Öğretmenini iyi dinle anlamadığın bir şey olursa öğretmenine sor der. Çocuk kafasını sallar , anne cocuğu Allah a emenet eder.
anne bu süreci her sabah yaşıyordur
 Arabaya biner eve gelirken düşünür. İki çocuk sahibidir,  ilk çocukda bunları hiç yaşamamışdır. Büyük çocuk  artık 15 yaşındadır ergen olmasına ramen  uysaldır, çalışkandır, yardım severdir, çok okur, çok yazar, sevgi doludur, iyi bir okula gidiyor derslerinde oldukca başarı gösteriyordur. Anne  ikisinide ben büyütüyorum ufaklık neden bukadar  inatlaşıyor diye düşünmekden kendini alamaz.

Daha eve gelmeden minik kuşu özlediğini fark eder. Rabbine çok şükreder, çocuk sağlıklıdır  ve kendi kararlarının arkasında sağlam duruyordur.

Anne eve gelir, ev işlerine başlamaya hazırlanırken uzmanların kahvaltı etmeden güne başlamayın sözünü hatırlar. Mutfağa girer kendine güzel bir ekmek arası hazırlar. Bir bardak portakal suyu koyar. Ekmeğini ve suyunu alır oturma odasında rahat bir koltığa yerleşir. Televizyonu açar, tek kişilik kahvaltısını  zevke tüketir. Ev işlerini, hangi yemeğin pişirileceğini ve gün içinde çocukları nasıl eylendireceğini düşünür. Bu arada kahvaltı bitmişdir, anne start verir. Artık akşama kadar oturmuyacakdır.

Tek kişilik kahvaltı, yanında portakal suyu.




1 küçük ekmek.
3 dilim ince kesilmiş köy peyniri.
3 dilim domates.
3-4 tane çekirdeksiz biberli yeşil zeytin.
1 tutam taze maydanoz.
1 tutam taze dereotu.
ekmeğe sürmek için kahvaltılık tereyağ.

Aslında tarife pek gerek yok. 2 dakikada evde bulunan kahvaltılıklarla  kendinize bir ekmek arası hazırlayabilirsiniz.
Uzmanlar boşuna konuşmuyor, böyle bir lezzet yediğimde kendimi çok enerjik, mutlu ve sağlıklı hissediyorum. Önümüz yaz bu güzel ekmeğin içini bol bol doldurabiliriz.

23 Mart 2011 Çarşamba

Fırında Karnıbahar ve Brokoli...

Fırında Brokoli ve Karnıbahar, pişmeden önce.


 En az, haftada bir gün brokoli yemeğe devam :))  Bu sefer brokoli lezzetine birde karnıbaharı ekledim. Bizim ufaklık karnıbahara beyaz brokoli:))) diyor, benimde çok hoşuma gidiyor. Yani iki renkli brokoli pişirdim. Bence çok sağlıklı, lezzetli ve mevsimine uygun bir tercih oldu.

Yarım kg brokoli. ( ayıklanmış, yıkanmış, çok azhaşlanmış.)
Bir küçük boy karnıbahar.( ayıklanmış, yıkanmış, haşlanmış.)

Sos:
200gr çiğ krema.
1 çorba kaşığı tepeleme un.
rendelenmiş kaşar peyniri.
pulbiber.
taze çekilmiş karabiber.
taze rendelenmiş muskad  cevizi.
1 su bardağı kadar süt.
tuz.

Brokoli ve karnıbahar ları ayıklayıp, yıkayıp, haşlayalım. Fırın kabımıza yerleştirelim.

Ayrı bir karıştırma kabına sos malzemelerini ilava edelim ve güzelce karıştıralım.

Fırın kabındaki brokoli ve karnıbahar ın üzerine orantılı bir şekilde sos malzemesini dökelim.

Fırında Brokoli ve Karnıbahar, pişmiş hali.
 200c* Kızarana kadar pişirelim.

Afiyet olsun.

11 Mart 2011 Cuma

Marmelatlı Kurabiye.

Marmelatlı kurabiye...

Bu güzel kurabiyeleri de çok sevdiğim arkadaşlarımdan biri olan Ayşe için pişirdim. Ayşe bana ( Emel abla sen reçelli bir kurabiye pişiriyordun çok lezzetli oluyordu dedi:))) Bende bu şirin ve lezzetli kurabiyeleri pişirdim. Arkadaşım, Ayşe ciğim sen beyenirsinde ben pişirmemmi:))) 


Marmelatlı kurabiye, pişmeden önce.


Eee hazır pişirmişken de ilgilenen ve tarif arıyanlar için yayınlayayım dedim:))

Tarif:
250gr margarin ( oda sıcaklığında)
125gr pudra şekeri.
1 çay bardağı sıvı yağ ( ben ceviz yağı kullandım)
1 çay bardağı nişasta 
1 yumurta.
1 paket kabartma tozu.
1 paket vanilya şekeri.
aldığı kadar un.

Üzeri içim:
 Marmelat vada Reçel. Ben (erdbeer-pıstazıe,  çilekli- antepfıstıklı) hazır bir marmelat kullandım.


Büyük bir karıştırma kabında, marmelat, un ve kabartma tozu hariç diğer malzemeleri karıştıralım. Pürüssüz bir kıvam elde edelim. Yavaş yavaş un ve kabartma tozunu ekliyelim, güzelce yoğuralım.
Hamurdan ceviz büyüklüğünda parçalar kopartalım ve yuvarlıyalım. İşaret parmağımızla ortasına bastıralım. Pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine aralıklı olarak yerleştirelim. Bu işlem bitince çay kaşığı yardımı ile kurabiyelerin içlerini yeteri kadar dolduralım. ( marmelat kurabiyelere pişmeden yerleştirilecek)
180c* üzeri beyaz kalacak şekilde pişirelim.

Marmelatlı kurabiye, pişmiş hali.

Afiyet olsun...

3 Mart 2011 Perşembe

Kıymalı Börek...

Kıymalı börek, servis aşaması.
Kıymalı börek.


Bizim evde kıymalı börek çok sevilir. Çok sık pişirdiğim bir börek değil, belki bu nedenden dolayı pişirdiğimde eşim ve  çocuklar bayram yapıyorlar:)) Dört kişilik bir aile olduğumuz için, ben küçük bir borcam kullandım. Bu börek dört yufkadan oluşdu, aşağıdaki malzemeler tamamen göz kararı. Kişi sayısı ve fırın tepsisinin büyüklüğüne bağlı.


Hamur  Malzemesi:
göz kararı un, tuz, ılık su.

Kıymalı Harç :
400 gr kadar kıyma.
3-4 orta boy kuru soğan.
maydanoz.
taze çekilmiş karabiber.
kıtmızı pulbiber.
tuz.

Sos Malzemesi:
1 su bardağı yoğurt.
1 su bardağı süt.
1 yumurta.
1 çay bardağı sıvı yağ.
tuz.

Un, tuz ve ılık su ile hamur yoğuralım. Yarım saat kadar dinlendirelim, istediğimiz büyüklükde bezeler alıp yuvarlıyalım. Bezeleri sıra ile açalım, temiz bir sofra bezinin üzerinde biraz bekletelim.

Kuru soğanları yemeklik şekilde doğruyalım, büyükce bir tavada sıvı yağ ile kavuralım. Kıymayı ilave edelim, güzelce karıştıra karıştıra kavuralım. (Kıyma önce suyunu salacal sonra tekrar çekecek) Baharatlarını ilave edelim, ocağın altını kapatalım. Ayıkladığımız maydanozları doğrayıp kıymalı karışıma ekleyelim ve karıştırıp hafif soğumaya bırakalım.

Sos malzemelerinide derin bir karıştırma kabına koyalım ve tel çırpıcı ile güzelce çırpalım.

Sıra ile tepsimizin içine yerleştirelim. Tepsimizin altını yağlıyalım, yufkayı yerleştirelim. Yufka büyükse keserek orantılı bir şekilde yerleştirelim ( Benim yufkalarım biraz büyükdü ben keserek yerleştirdim.)
Yufkanın üzerine sos dan kaşık yardımı ile bolca dökelim. Kıymalı harçdan da orantılı bir şekilde serpelim. Tekrar yufka serelim, bu şekilde istediğimiz kalınlığa ulaşınca son yufkayı yerleştirip üzerine ya kalan sos dan yada benim gibi bol yoğurt sürün. 
200c* Altı, üstü kızatana kadar pişirin.    


Kıymalı börek, pişmeden  önce


Afiyet osun...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...