Sayfalar

30 Kasım 2011 Çarşamba

Kabak Oturtma. ( Zeytinyağlı )

Kabak oturtma.
Hafif ve sağlıklı yemek tercih edenlere mükemmel bir seçenek. Zeytinyağlı ve tamamen çiğ sebzelerden hazırladığım bu yemeği özellikle diyet yapan bayanlara tavsiye ediyorum. Bayanlar diyorum zira erkekler genelde pek kabak yemiyor, tecrübeyle sabittir eşim bu güzel lezzetten kendini alıkoyuyor :)) Ama ben ve kızlarım çok beğenerek yiyoruz. Hazırlaması da çok kolay, mesele akşamdan hazırlayıp dolaba kaldırılap ertesi gün pişirebiliriz. Sıcak, ılık ve hatta soğuk olarak bile tüketilir, her hali ile çok lezzetli bir yemek.

Kabak oturtma.

3-4 tane orta boy ( beyaz sakız ) kabak.
2 orta boy kuru soğan.
3-4 tane sivri yada çarliston biber.
2 tane kırmızı etli biber.
3-4 sap taze soğan.
4-5 tane orta boy domates.
yarım demet maydanoz.
varsa dereotu.
2 diş sarımsak.
yarım çay bardağı zeytinyağ.
tuz.
taze çekilmiş karabiber.
pulbiber.
kırmızı toz biber.



Kabaklarımızı soyalım, halka şeklinde doğrayalım, biraz tuz serpip karıştıralım.  Tuzladığımız kabaklarımızı bol su ile durulayıp güzelce suyunu süzelim. Soğanlarımızı soyalım yemeklik doğrayalım ve bir karıştırma kabına koyalım. Biberlerimizi de ayıklayıp küçük küçük doğrayıp kaba ilave edelim. Taze soğan, sarımsak, domateslerimizide minik doğrayıp aynı kaba ilave edelim. Baharatlarımızı damak zevkimize göre ilave edip, maydanoz ve dereotumuzu da doğrayıp ekliyelim. En son zeytin yağımızı koyalım be güzelce elimizle karıştıralım.
 Tenceremizin  alt tabanına hazırladığımız malzemeden serelim. Üzerine suyunu süzdürdüğümüz kabaklarımızı bir sıra halinde dizelim. Kabaklarımızın üzerine yine hazırladığımız harçtan serelim ve bir sıra daha kabak dizelim. En son kalan harcımızı kabaklarımızın üzerine bolca serelim ve yarım çay bardağı su ilave edelim. Tenceremizi ocağımızın üzerine koyalım ve kapağını kapatalım, orta hararetli ocakda hiç karıştırmadan pişirelim.



Kabaklarımız yumuşayınca ve hacımızdaki malzemeler pişince yemeğimiz pişmiş demekdir.
Afiyet olsun...

21 Kasım 2011 Pazartesi

Fırında Patates Püreli Tavuk.

Fırında pürelı tavuk.
 Yemeğimizi  Ramazan ayında iftara gelen misafirlerimiz için pişirmişdim. Bu yemeğide  tamamen doğaçlama olarak hazırladım, pişirme aşamalarında ortaya ne çıkacağı hakkında pek bilgim yoktu. Neyse lafı uzatmayayım, gerçekten çok lezzetli bir tavuk yemeği üstelik de çok bilinen bir tarzda değil. Bizim misafirlerimiz çok beğendiler, tabiki ev haklıda çok beğendi. Bence davet sofraları için kolay ve gösterişli bir seçim olur diye düşünüyorum ve tavsiye ediyorum, deneyin çok büyük övgüler toplayacaksınız:))) Yemeğimi tabakda fotoğraflayamadım malesef, malum ramazan misafirlerimizi bekletmek olmazdı. sonrasında zaten kalmadı.

Tarif:
8 parça kemiksiz tavuk butu ( Yıkanmış, derileri ayrılmış, muntazam biçimde ortadan ikiye kesilmiş)
2 çorba kaşığı yoğurt.
2 diş sarımsak ( rendelenmiş)
taze çekilmiş karabiber.
pul biber.
kırmızı roz biber.
kekik.
çok az biberiye.
tavuk baharatı ( isteğe bağlı)
köri ( isteğe bağlı)
tuz.

püreli tavuk. (1)

Hazırladığımız tavuklarımızı bir karıştırma kabına koyalım ve kendi damak tadımıza göre baharatlarımızı ilave edelim. Yoğurdumuzu, sarımsağımızı ve tuzumuzu ekleyelim ve güzelce karıştıralım. Kapağını kapatıp, yaklaşık bir saat kadar bu şekilde bekletelim. Sonra yukarıdaki fotoğrafta görüldüğü gibi, tepsimize dizelim. ( Tepsimize tavuklarımızı sıkıştırarak dizebiliriz, piştikce tavuklarımız küçülecekdir.)

püreli tavuk. (2)

Tavuklarımızı  200-250C* de pişirelim, piştiğinden emin olalım fakat kızartıp, kurutmayalım. Tavuklarımızı fırından alalım ve üzerine patates püremizden bolca paylaştıralım.

patates püresi.

8-10 tane orta boy haşlanmış patates. ( Ben haşlamadan önce patateslerin kabuklarını soydum ve kare kare doğradım) Pişmesi daha kısa sürüyor.
Taze çekilmiş karabiber.
Pulbiber.
Taze çekilmiş muskat cevizi.
Süt. (azar azar ilave edilmeli kıvam ayarı tutana kadar.)
Yarım çorba kaşığı tereyağ ( olmasada olur)
Tuz.

pürali tavuk. (3)


Patates Püresi Tarifi:

Patateslerimizi soyalım, yıkayalım, doğrayalım ve tencetemize koyalım. Üzerini örtecek kadar su ilave edelim, biraz tuz koyalım ve pişirelim. Pişen patateslerimizi süzelim, patates ezeceği vada çatal yadımı ile güzelce ezelim. İçerisine tereyağımızı ve baharatlarımızı damak tadımıza göre ilave edelim. Karıştıralım ve sütümüzü yavaş yavaş ekleyelim. Patateslerimiz püre kıvamına gelince hazır olmuş demekdir.

Hazırladığımız püremizi pişirdiğimiz tavuklarımızın üzerine fotoğrafda görüldüğü gibi paylaştıralım.

püreli tavuk.(4)

Son aşama olarak, püreli tavuklarımızın üzerine kaşar peyniri yerleştirelim. Ben dilimlenmiş kaşar kollandım, rende kaşarda kullanıla bilinir.

Tekrar tavuklarımızı fırına verelim ve kaşar peyniri kızarana kadar pişirelim. ( 200-250C* )

Afiyet olsun...

16 Kasım 2011 Çarşamba

Badem li Kurabiye.

Bademli, hindistan cevizli  kurabiye

Benim gibi kurabiye pişirmeyi ve yemeyi sevenlerin dikkatine. Çok lezzetli ve bir okadarda kolay olan bu kurabiyeleri şiddetle tevsiye ediyorum. Denemek isteyenlere şimdiden afiyet olsun...

Tarif:
250 gr  margarin (oda sıcaklığında) tereyağıda kulanabilirsiniz.
125gr pudra şekeri.
1 çay bardağı sıvı yağ.
2 yumurta.
1 paket kabartma tozu.
1 paket vanilya şekeri.
2 çorba kaşığı nişasta.
bir tutam tuz.
un ( göz kararı)

1 çay bardağı tepeleme hindistan cevizi.
1 çay bardağı tepeleme kalem badem. ( kabulsuz ve tuzsuz.)
üzeri için kabuksuz, tuzsuz yarım badem.

Bademli kurabiye.

Büyükce bir hamur yoğurma kabına margarini, yumurtayı, sıvı yağı, pudra şekerini, vanilya şekerini ve bir çimdik tuz koyalım ve elimizle iyice karıştıralım. Karışım krem kıvamına gelince nişasta, kabartma tozu ve unumuzu ekleyelim ve güzelce yoğuralım. Hamurumuz kulak memesi kıvamında olmalı. İçerisine kalem badem, hindistan cevizimizi de ilave edelim yoğuralım. Ceviz büyüklüğünde parçalar kopartıp yuvarlıyalım ve tepsimize aralıklarla dizelim. İkiye bölünmüş bademlerimizi de kurabiyelerin üzerine yerleştirip hafif ce bastıralım.
180C* Hafif pembeleşene kadar pişirelim.
Afiyet olsun...

12 Kasım 2011 Cumartesi

Kurban Bayramı Menümüz.

Kurban bayramı menüsü. Nohutlu pilav, sarma, et kavurma.

Bir Kurban bayramını daha geride bıraktık Allah ın izni ile. Çok şükür bayramımız güzel geçti, gerçi gurbetde olanların içindeki o garip alışılamayan duygu her zaman, her bayram yerini korumakda ısrarcı. Küçük ailemizin büyükleri Türkiye de, telefon da bayramlarını kutladık duygulandık. çok şükür saglıklı lar, buda bizler için mutluluk verici.
Her bayram olduğu gibi bol bol bayram ziyeretleri yaptık, misafir ağarladık. Bayramda gelen misafirlerimize nuhutlu pilav, zeytinyağlı sarma ve kurban bayramında olmazsa olmaz et kavurma hazırladık. Tatlı olarak muska tatlısı ve marlenka pastası ikram ettik.
Rabbimiz hiç kimseyi açlık, yoksulluk, sağlık ve sevgisizlikle imtehan etmesin. Bizleri ve bütün inananları rızkı ve şükrü çok olanlardan eğlesin.

Et kavurma:
1kg kuşbaşı süt danası.
2 çorba kaşığı tereyağ.
tane karabiber.
pul biber.
kekik.
tuz.

Etlerimizi tenceremize yerleştirelim, ocağımızın altını açalım, pişirmeye başlayalım. Etlerimiz içindeki suyu salacaktır, biraz karıştıralım tenceremizin kapağını kapatalım, ocağımızı kısalım ve etlerimizi pişmeye bırakalım. (Benim etim süt danası olduğu için çok çabuk pişti.) Etimiz piştikten sonra hala tencerede suyu varsa (Benim tenceremde vardı) suyunu temiz bir kaseye süzelim.( Daha sonra pilav pişirirken kullanabiliriz) Sonra tenceremizi tekrar ocağımıza yerleştirelim, içerisine tereyağı, tuz, karabiber ve pul biber ekleyelim, kavuralım ( Bu aşamada dikkatli olmalıyız, ocak orta hararetli olmalı, karıştırırken etlerin dağalmamasına özen göstermeliyiz, birde baharatların yanmaması lazım) Enson kekik katıp karıştırıp altını kapatalım. Scak sıcak servis yapalım.
Afiyet olsun.

7 Kasım 2011 Pazartesi

Muska tatlısı ve Marlenka.



Öncelikle bütün islam aleminin kurban bayramını birde blok sayfam aracılığı ile kutlamak isterim.
 Kurban bayramı gelince aklıma Ali Şeriati nin aşağıda paylaştığım cümleleri gelir. Okadar güzel anlatmışki kurban la, insan arasındaki ortak noktaları. Bence bu cümleleri okuyan herkez içinde kendi İsmaillerini bulmalı ve Allah rızası için ondan uzak durmalı.

“O, oğlu İsmail’i kurban etmek için getirmişti. Senin İsmail’in kim veya ne? Mevkiin mi? Şerefin mi? Mesleğin, paran, evin, çiftliğin, araban, aşkın, ailen, bilgin, sosyal sınıfın, sanatın, elbisen, ismin, hayatın, gençliğin, güzelliğin... Hangisi? 


Ben bilemem. Fakat sen kendin bilirsin. Kim ve ne olursa olsun, kurban etmek için getirmelisin. Sana hangisi olduğunu söyleyemem, ama yardımcı olmak iç...in bazı ipuçları verebilirim:


 İnancını ne zayıflatıyorsa, ‘gitmek’ten ne alıkoyuyorsa, sorumluluk kabul etmekten ne geri çeviriyorsa, kendi kendinle olmana ne sebep oluyorsa, çağrıyı duymana ve gerçeği itiraf etmene ne engel oluyorsa, ‘kaçma’ya ne zorluyorsa, rahatın için bahaneler bulmana ne yol açıyorsa, seni ne kör ve sağır ediyorsa... 


İşte budur senin İsmail’in; işte odur kurban edeceğin!..

Onu hayatında arayıp bulmalısın. Eğer Allah’a yaklaşmak istiyorsan, İsmail’ini kurban etmelisin... İsmail yerine bir koyun kesmek kurbandır; ama yalnız kesmek için bir koyun kurban etmek kasaplıktır.”ALİ ŞERİATİ



muska tatlısı, ceviz ve fındık karışımlı.
muska tatlısı, tuzsuz lor peynirli.
Bu bayram tamamen doğaçlama bir tatlı hazırladım. Bu şekilde hazırlanan bir tatlı varmı bilemiyorum, isminede üçken olduğu için muska tatlısı dedim.
Özellikle hazırlaması çok kolay, pişme süresi çok uzun değil, hafif, lezzetli, çıtır çıtır ve gözede hitap ediyor. Daha ne olsun?

Daha nemi olsun. Marlenka olsun, bir Çekoslavakya pastası. Bu bayram misafirlerimize muska tatlısı ve Çek pastası Marlenka ikram ediyoruz.
Buyrun misafirimiz olun ...

Tatlımızın tarifi:

1 paket hazır baklava yufkası. ( Ben Çakıroğlu marka kullandım) oldukcada memnun oldum.
1 paket tereyağı.
yarım çay bardağı sıvı yağ.

İç harç:

1 çay bardağı fındık kırığı.
1 çay bardağı ceviz kırığı.
1 kase tuzsur lor peyniri.

Şerbet:

600gr su.
 600gr toz şeker.
2-3 damla limon suyu.

Su ve şekeri tenceremize koyalım ve kaynatmaya başlayalım. 10 dakika kadar kaynayınca içine limon sıkalım ve kaynatmaya devam edelim, yarım saat daha kaynatalım. Eğer şerbet kıvam almışsa olmuş demektir, soğumaya bırakalım.


Küçük bir tencerede tereyağını eritelim, içerisine sıvı yağ ilave edelim ve bir süre kaynatalım. Kesinlikle rengi değişmemeli, tereyağının içindeki peynirsi tabaka dibe çökmeli. Soğumaya bırakılmalı.

Baklava yufkamızı pakerinden çıkartıp açalım. Tek tek katlarını ayıralım, önümüze bir yufka koyalım. Üzerine silikon fırça yardımı ile erittiğimiz yağdan güzelce sürelim. Yağladığımız yufkamızın üzerine bir yufka daha yerleştirelim ve tekrar yağlayalım. Bu işlemi bütün yufkalar bitene kadar yapalım. Mutfak makası yardımı ile yuflaları küçük kareler şeklinde keselim. Arasına fındıklı ceviz karışımından koyalım ve üçgen şeklinde katlayalım parmaklarımızın ucu ile yan taraflarından hafifce bastıralım, tepsimize sık sık dizelim.
 Ben tepsimin iki sırasını tuzsuz lor kullanarak hazırladım. Sanki biraz şöbiyet tatlısına benzedi, tadanlar çok beğendi, içinde tuzsuz lor olduğunu duyanlar çok şaşırdı.


1paket yufkadan resimde gördüğünüz tepsi doldu.

Önceden ısıtılmış fırında 200C* de 10 dakika pişirelim daha sonra ısı ayarını 180C* ye düşürelim. Altı üstü kızarana kadar pişirelim.

Tatlımızı fırından çıkaralım 5-10 dakika bekletelim ( Ben tatlımın tepsisi soğuyana kadar bekliyorum) daha sonra oda sıcaklığındaki şerbetimizi yavaş yavaş ve aşamalı bir şekilde tatlımızın üzerine dökelim.

Tepsimizin ağzını kapatmayalım.
                                                            MARLENKA.

Tatlımızın yanında servis yaptığımız tadanların çok beğendiği Marlenka pastası. Çekoslovakya ya vada Budapeşteye yolunuz düşerse mutlaka tadına bakın ve sevdillerinize de tatdırmak için yanınızda getirin.

Pasta bizede hediye, arkadaşımız Gülay ve eşinden. Çok teşekkür ediyoruz ve her  ikram edişde  onlarıda anıyoruz.


Sonbahar tatilimizi Budapeşte de kızkardesimde geçirdik. Çok güzel bir tatil oldu bizim için, ayrıntıları zaman içinde paylaşmak istiyorum. Eğer fotoğrafları arşivimde kaybetmezsem.

Kızkardeşim Aslı ya, çok değerli eşi Hasan a ve tatilimizi tadından yenmez hale koyup güzelleştiren benim tatlı yeğenim Ömer Sinan Baycan a çok teşekkür ederiz.